BARIŞ GÖRÜŞMELERİ

     Hükümet nihayet üstüne düşeni yapıp sonunda, ‘’ savaşı başlatanlar savaşı bitirebilir’’ hükmünü anlamış görünüyor. Hiçbir isyan hareketi silahla bastırılamamış, hepsinin kaderi de müzakere yoluyla bir şekilde, ya yeni sistem kurulup entegre olmaları sağlanmış ya da eski sistemin budamak suretiyle isyancılara yer açılmış böylelikle bu hareketler bitirilmiş oluyor. Ayrıca Türkiye’nin PKK ile  otuz yıllık mücadelesi de göstermiştir ki, bu isyan hareketi silahla bastırılamıyor. Silah adına denenmedik yol kaldı mı? Kalmadı. Sonuç; tamamen fiyasko. O zaman aklı başında her insanın oturup denenmeyen yol ne ise o yolun denenmesidir.

Herhalde denenmeyen bir yol kalmışsa, o da Kürtler ile devletin masaya oturup müzakere etmeleridir. Dolayısıyla hükümetin son, ‘’ imralı süreci’’ adıyla başlattığı süreç doğru ve şeffaf gibi görünüyor. Velev ki, olumsuz sonuçlanırsa bile Türkiye toplumu için bir tecrübe olur.

Bu sürecin doğru ve kazasız- belasız gitmesi için her iki tarafın samimi olması gerekir. Her iki tarafın birbirine güvenmeleri gerekir. Her iki taraf da ödün verme erdemini gösterebilmeliler. Çünkü toplum her ne olursa olsun ve ne yapılacaksa yapılsın, yeter ki barış olsun. Ayrıca herkes, kanı ve şehitleri konuşmaktan, ülkenin ve toplumun geleceğine bir karabasan gibi kâbus haline dönüşen bu savaşın bitirilmesini istiyor.

  Zannımca, her iki taraf açıkça ve mertçe isteklerini ve arzularını ifşa etmeliler. Yani Kürt tarafı ayrı bir devlet istiyorsa, bunu açıkça belirtmeli ve hükümet veyahut Türk tarafı bunu anlayışla karşılamalı. Ve her iki millet masaya oturup kardeşçe ayrılma erdemini göstermeliler. Zannımca bu dediğim, bir otuz yıl daha savaşmaktan ve binlerce genç delikanlımızın hayatlarının sönmesinden daha iyi bir seçenektir. Evet bunu herkes elini vicdanına koymalı ve bunu düşünmeli. Her gün gencecik delikanlıların öldüğü bir ülke mi yoksa her iki toplumun kendi kaderlerin kendilerinin tayin ettikleri bir dünya mı daha iyi? Zorla güzellik olmaz derler ya; aynen zorla birliktelik de olmuyor.

Bunlar tabii ki, var olan durum değil. Kürt tarafında böyle bir isteğin var olduğunu bilmiyoruz.  Ancak biz vatandaşlar olarak en çok korktuğumuz bu ise bunu düşünmemizin gerekliliğine inananlardanım. Ancak o zaman biz siyaseti ve siyasetçiyi barışa zorlamış olacağız.